Hangi çocuk çizgi film sevmez ki? Sadece çocuklar değil yetişkinler bile çizgi filmlerin dünyasına dalmaktan büyük keyif alır. Peki hayal dünyamızda bizi keyifli bir yolculuğa çıkartan, bu eğlenceli çizgi filmlerin nasıl çekildiğini hiç düşündünüz mü?
Animasyon Terapisi, hem çocuğunuzun hayal dünyasını rahatça, hiç bir şeyden çekinmeden yansıtabileceği bir fırsat sağlıyor, hem de becerilerini sergilemesi için onu cesaretlendiriyor. Çizgifilm çekim sürecini, çocuğunuzun ihtiyaçlarına göre şekillendirip, gelişim sürecini destekleme imkanı sunuyor.
Animasyon terapisi, çocuğunuzun liderlik ettiği bir animasyon filmi çekimi sürecidir. Sürecin sonunda çocuğunuz bir animasyon filmini tasarlamış, yazmış, çekmiş ve bitmiş bir film haline getirmiş olur. Tabi burada aslında önemli olan kısım “süreç”tir. Çocuk bu terapi süreci içerisinde kendini ifade etme fırsatı bulur ve böylece kaygı hislerinden uzaklaşır. Üretkenlik aktivitesi sonucu film üreten ve becerilerini kullanan çocuğun özgüven ve özsaygı kazanması sağlanır. Sahnelerin ve senaryonun yazılması sırasında çocuk neden-sonuç ilişkileri kurmayı öğrenir ve tasarı becerini geliştirir. Ayrıca çekimler sırasında eğlenme ve motivasyon ile yüksek seviyede konsantrasyon sağlanacağından dikkat ve hareket kontrolü sağlar. Animasyon terapisinin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuklarda dikkatsizlik, dürtüsellik ve hiperaktivite semptomlarına olumlu etkiler oluşturduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Animasyon terapisi bir ergoterapi uygulaması olup ergoterapi prensipleri ile etkinlik gösterir. Çocuk merkezli ve çocuk liderliğinde ilerleyen bir süreçtir. Çocuğun ilgileri ve değerleri doğrultusunda ilerler. Çocuğun becerileri ile birebir örtüşerek, tam kararında zorluk seviyesi oluşturur. Bunun sonucunda “akış” adı verilen, tam konsantrasyon, zaman algısının kaybedildiği, eğlenceli bir duygu durumu açığa çıkartır. Ayrıca ailenin de katılım gösterebileceği bir aktivite haline getirilerek bir aile aktivitesine de dönüştürülebilir. İngiltere’de bir ergoterapist olan Helen Mason tarafından geliştirilen bu tekniği Türkiye’ye getirmiş olmaktan gurur duyuyoruz.